6 Kasım 2013 Çarşamba

Kopenhag 1 - Galatasaray 0 | Mancini Hamleleri















Maçtan önce Bruma'yı forvet arkası oynatabileceğini düşünmüştüm Mancini'nin. Böylelikle Drogba yine tek forvet oynayacak, Burak ise son haftalardaki gibi solda başlayacaktı. Fakat beklediğimin aksine, Bruma kanatta, Burak ise hemen Drogba'nın yanında başladı.

Bu rakibin baskılı oyun kurmasını yani stoperlerlerinin oyuna dahil olmasını engellemek için mantıklıydı. Fakat Mancini Burak'ın Drogba'nın yanında oynaması halinde, stoperlerin yine de oyuna dahil olabileceğini çünkü Burak'ın topsuz oyunda forvet oynarken baskı yapmayacağını es geçti. Bu es geçme Danimarka ekibinin işine geldi. Burak baskı yapmazken, zaten baskı yapmayan Drogba ve Aydın ve Bruma ikili mücadeleleri eksik olan oyuncular, Kopenhag'a topu teslim etti. Bu top teslimi, ev sahibini öne geçirdi ve tam da istediği gibi ilk golü atıp arkasına yaslandı. Galatasaray 25. dakikadan sonra topu alsa da geri kalan dakikalarda skoru değiştiremedi. Bu fırsatlar gelmiş olsa da olmadı.























İkinci yarı çok beklemeden Mancini Aydın'ı çıkarıp Ceyhun'u oyuna aldı. Bu hamle bir çoğu için defansif gözükse de aslında değildi. Ceyhun'un oyuna dahil olması ile son pasları attırabilmek için Selçuk'u sakatlığından dolayı sahada olmayan Sneijder'in bölgesine çekti. Bu değişiklikten sonra Galatasaray oyunu tamamen yarı sahaya yıktı, baskısını arttırdı. Zaten önde olan Kopenhag en iyi yaptığı işi yaparak, set savundu.























Ceyhun'un oyuna girmesi ile Eboue de iyice kendini ileri attı ve bir açık oyuncusu gibi ataklara katıldı. Galatasaray oyunu yıkmasına rağmen Kopenhag önde olmanın motivasyonu ile de sert savunmasında açıklık vermedi.

Bundan sonra Mancini Semih'i çıkarıp Umut'u alarak savunmada tüm riskleri aldı. Melo'yu da Selçuk'un yanına iten Mancini, Umut - Burak - Drogba 3'lüsü ile rakibi daha da boğmak istedi. Artık hücum yapma niyeti olmayan Kopenhag zaman zaman bunalsa da kalesinde çok ciddi pozisyonlar görmedi.
























Burada ufak bir eleştiri. Savunmadan çıkmayan tüm hedefi gol yememek olmuş bir rakibe karşı daha fazla merkez santraforla oynamak her zaman ilk tercih olmamalı. Bana göre Kopenhag gibi fizik kalitesi üstün ama oyun bilgisi muhteşem olmayan takımları fazla forvet alarak değil fazla çizgi oyuncusu almak ile açabilirsiniz. Mancini'de bunun farkına varmış olacak ki, bakın ne yaptı;
























Oyun genişliğini yaratamadığını farkeden Mancini, Burak'ı çıkarıp Amrabat'ı aldı. Buradaki hamle çok doğru olsa da takım Drogba'ya yüksek atmaya başlayınca, Amrabat'ın girmesi oyun genişliğine bir etki yapmamış gibi oldu. Belki daha önce Amrabat -Burak değişikliği daha iyi olabilirdi.

Mancini bence oyunu çok iyi okuyabilen bir hoca. Hamleleri takımı olumlu etkiliyor. Galatasaray'ın geçen sene dahil deplasmanda Şampiyonlar Ligi'nde bu kadar rahat oynadığı maç yok. Fakat anadolu deplasmanlarında ilk golü yiyince nasıl rakip kapanıp bundan yararlanabiliyorsa, Kopenhag da bunu yaptı.

Eray Muslera'yı aratmadı, aratacak pozisyonlar da olmadı belki. Mancini'nin "Son maçta Juventus'u yenmek zorundayız." cümlesine tepkiler tam bir Türk romantizmi. İspanya'da Real Madrid'i yensen de, içeride Juventus'u yenmek zorundasın. Hedef maçı gösterip şimdiden futbolcularını oraya motive ettiğini söylemek daha akıllıcayken, "Real Madrid maçına futbolcular nasıl motive olsun şimdi, en önemli maç önündeki maçtır." gibi klişelerle hocaya yüklenilmesi doğru değil.

2 Kasım 2013 Cumartesi

Kanat var Merkez yok Merkez var Kanat yok! (Galatasaray)



Fatih Terim olsun, Mancini olsun. Rijkaard'dan sonra Galatasaray taraftarı kanatsız oyun oynuyor. Fatih Terim'in ilk senesinde sadece 1 kulvarda mücadele etmenin rahatlığı ve forvet oyuncularının merkeze ekstra yardım etmesiyle göze hoş gelen futbolla beraber başarı da geldi. Fatih Terim'in 2. senesinde forvet oyuncularının takım savunmasına yardımının azalması ile baskılı oyun formasyonu Galatasaray için bitti ve o göze iyi gelen oyun eriyerek bitti.

Eğer ki hücum oyuncuları takım savunmasına Elmander ve Necati'nin yaptığı gibi katkı sağlayamıyorsa, orta alanda özellikle anadolu takımlarına oyunun anahtarını teslim edersiniz. Bu anahtarı geri almanın tek çaresi, kanat hücumcularının oyun genişliğini arttırması ile olur. Galatasaray'da bu oyuncu profiline uyacak 4 oyuncu var. Amrabat, Riera, Aydın, Bruma. Bu 4 oyuncudan sadece 1 tanesi oyuna girebildi ve o da zaten maçın skorunu belirleyip, Galatasaray'ın Konya'yı zor da olsa 2-1 yenmesini sağladı. 4 oyuncudan biri ayrılıyor. 1 tanesi Türk vatandaşı. Ligimizdeki bu saçma limitleme kuralından dolayı Aydın ile oynayabiliyor Mancini. Ya da onu bir silah olarak oturtabiliyor kulübede.

Galatasaray oyun genişliğini sağlayacak kanat oyuncuları ile oynamalı. Lig'deki bu kuralın değişmediğini düşünürsek, Galatasaray'ın "yerli" hücum kanat oyuncularına ihtiyacı var. Şampiyonlar Ligi'ndeki iyi oyunun sebebi, Galatasaray'ın kadrosundan tam yararlanması. Özellikle Sneijder (Emre Çolak) gibi oyuncularla oynuyorsanız, kanat bindirmeleri rakip savunmayı açmak için en önemli etken. Zira Galatasaray'ın dünkü ilk golü Umut'un çizgiye inip Drogba'ya kesmesinden geldi.

Galatasaray şu an merkezde kuvvetli. Stoperler henüz sallansa da, oyuncuların bireysel performansı sallansa da, merkezdeki kaliteli oyuncuların varlığı bir gerçek. Bu merkezin efektif şekilde işlemesi için kanat oyuncularının da hücuma dahil olması şart. Rijkaard'lı kanat oyunu bugünkü merkez ile birleşseydi, çok farklı şeyler konuşulabilirdi.