![](http://1.bp.blogspot.com/-wrbXDQMaZBI/TpYZk08Jx_I/AAAAAAAAAV4/xyPR0bklRAw/s400/gladiator-02.jpg)
Milli takımımızın eksikleri konuşulurken, bazıları duygusal yapımızın futbolumuza olumlu, bazıları ise olumsuz yansıdığını düşünüyor. Ben gibiler ise bu durumu kontrollü yaptıkça problem olmadığını düşünüyoruz.
Bugün önemli bir kura çekimimiz var. Saatler sonra rakibimiz belli olacak. Ben ise Milli maçlarımızı yayınlayan kanalı izlemekteyim. Milli maçları yayınlayan kanalın Play-Off'dan reklam çıkarması kadar doğal bir şey tabi ki yok. Bunla ilgili yapılan videoların sabahtan akşama kadar dönmesi de normal. Zaten bunun kanalla da alakası yok. Vurgu yapmak istediğim yer şudur.
Avrupa Şampiyonası'na katılmak için gruplardan son maça kalarak, dramatik bir şekilde 2. olup, play-off'lara kaldık.
Bu durumumuzu özetleyen televizyon için hazırlanmış videoları izlerken olayın bir savaş dizisi imajına anlam veremiyorum. Aslında itiraf edeyim, galiba veriyorum. Arkada Russell Crowe'un baş rolünde oynadığı Gladiator filminin müziklerini anımsatan bir müzik, ağır ve ''vurucu'' geçişleri olan görüntüler, gol sonrası gülmeyen, onun yerine haykıran futbolcularımızın küçük diline kadar gördüğümüz ''inançlı'' sahneleri izleyince saçma sapan bir gurur, inanç olayına giriyorum. Bizim durumumuz bu mu? Acaba Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti ya da ne bileyim Play-off oynayacaklardan, İrlanda Cumhuriyeti'nin televizyonlarındaki klipler de Gladiator temalı mı? Ya da Gladiator temalıysa, o ülkenin vatandaşları bunları izledikten sonra benim gibi, senin gibi, Türk milleti gibi klip sonunda inançla mı doluyor?
Bence olaya dramatik yaklaşmak gibi bir hastalığımız var. Olayları hep en uçlarda yaşamamız da bununla alakalı. Bu görüntüleri izleyip, heyecanla dolup, tabiri caizse ''gaza gelen'' bizler, gereğinden fazla mı inanıyoruz takımımıza? Olayın en nihayetinde bir oyun olduğunu hatırlayamayacak kadar mı duygusalız?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder