8 Mayıs 2012 Salı

KİM NASIL MUTLU OLUR?




En mağdurdan en ferah olana kadar mutlu olamayacağı bir sistemin içindeyiz. Büyüğünden, küçüğüne kimse memnun olmayacak durumda. Mehmet Ali Aydınlar yönetimine isyan ederken, gelinen nokta onları mumla aramak oldu. 






Cumartesi günü Fenerbahçe kupayı aldı diyelim. Mutlu mu olacak? Evet belki 1 hafta. Sonrasında Metris'ten çıkmayan başkanları için isyan devam edecek. Fenerbahçe için en iyi senaryo, hem ligi hem de kupayı bu sene müzeye götürmek. Bu iki pozitif durumda dahi, Fenerbahçe'yi mutlu etmek zor olacaktır. Memnuniyetsizlikleri bir süre kapatabilir fakat uzun vadede sıkıntılar geçmeyecektir. 

Diyelim Galatasaray ligi kazandı. Mutlu mu olacak? Belki 2 hafta? UEFA'dan gelebilecek olası ceza için tedirgin olacak tüm Galatasaray'lılar. Galatasaray'lı için bu sene şampiyon olmak istemelerinin yegane sebebi, uzun süredir tenefüs etmedikleri Şampiyonlar Ligi vizesi. Bunun riske girdiği bir ortamda, Galatasaray için de en iyi senaryo aslında huzursuzluk içeriyor.



Trabzonspor şu an mümkün olsa da şampiyon olsa bile mutlu olmayacak. Geçen sene kendilerine verilmesi gerektiğini düşündükleri Lig kupası hala belirsiz. Ve gelinen süreç ile bunun olmayacağını anlamaya başladılar. Trabzonspor'u şu an Şampiyonlar Ligi şampiyonu yapın, yine de mutsuz.

Beşiktaş, UEFA ile başı derde girdi. Şu an işler düzelmiş gibi duruyor ama ferah bir durumda değil. Geçen sene kupanın kime gitmesi gerektiği hakkında zerre kadar ilgilenmiyor, ki doğru olanı da budur. Bu sezon için zaten Şampiyonlar Ligi vizesi alamayacağından, olası Avrupa çıkış yasağına karşı çok ciddi bir tutumu yok. Yeni yönetim uzaktan çok tecrübesiz gözüküyor. Beşiktaş'lı için mutsuz olma nedeni aramıyoruz ama en büyük neden görebildiğimiz kadar, bu yeni yönetim olacak.



Bursaspor da en büyük mağdurlardan. Konu ile alakaları olmamasına rağmen, PFDK'ya sevkediliyorsunuz. Sudan sebepler ile, futbol cinayeti işlediği iddia edilen kişi ve takımlarla bir tutuluyorsunuz. Seni lekelemek isteyen bir federasyonun var, nasıl mutlu olacaksın?

Diğer Anadolu kulüpleri zaten sessiz. Taraftarı ne diyebilir ki? Başkanları havuzdan eksilecek bir büyüğe karşı yaşanacak maddi kaybı düşünmekten, etik ve ahlak durumlarını hiçe sayıyor. Hepsi için bunu söylemek doğru olmaz ama genel tutum bu yönde. Bir yerde hak da vermek gerekiyor. Zaten zar zor ayakta duran bu kulüpler, maalesef büyük balığın artıklarına muhtaç.

Kim nasıl mutlu olsun ki güveneceği bir Federasyon yokken? Federasyonsuz olsaydık, daha mutlu olurduk. Federasyonların amacı o ülke futbolunun haklarını savunmak, eşitliği sağlamak değil mi? En azından buralarda değilmiş.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Besiktas'in mutsuzluk nedeni eski yonetimin biraktigi borc yukudur, iflasa ramak kaldi. Yeni yonetim ise umuttur. Demiroren'in oglunun 15-20 sene sonra babasi ve dedesi gibi klubun basina gecme ihtimali ise kundaktaki bebegin bile ruyalarina girecek kabustur.